{ "title": "Böbrekte Su Birikmesi", "image": "https://www.bobrek.gen.tr/images/bobrekte-su-birikmesi-9706.jpg", "date": "19.01.2024 19:37:12", "author": "Bekir İLBAĞI", "article": [ { "article": "
Böbrekte Su Birikmesi, Böbrekler vücutta oluşan zehirli maddelerin dışarı atılmasında filtre vazifesi görmekte olup vücuda yarar sağlamayan maddelerin dışarıya atılmasına imkân sağlamaktadır. Böbrekler zararlı olan maddeleri süzerek idrar yoluna karıştırır ve dışarıya atar. Böbrekler vücutta gerekli olan maddelerin dengede tutulmasına imkân sağlar ve vücutta suyun, mineralin, proteinin, glikozun dengede tutulmasıyla görevlidir. Böbreklerin salgılamış olduğu hormonlar vasıtasıyla tansiyonun dengede tutulması sağlanır. Böbrek şişmesi, böbreklerin normal olan büyüklüğüne göre anormal bir biçimde şişkinlik oluşturma, büyüme belirtisi göstermesi durumuna verilen isimdir. Böbrek şişmesi her yaştan olan bireylerde görülme olasılığı olmaktadır.

Böbrekte su birikmesi, şişmesi herhangi bir yaş gözetmeksizin sinsice ortaya çıkabilir. Böbrek şişmesi farklı sebeplere bağlı olarak gelişme gösterebilmektedir. Çoğunlukla böbreklerde idrarı toplayan sistemin işlevini yitirmesiyle böbreklerde şişkinlik meydana gelebilir. İdrar, üretildikten sonra depolandığı yerde idrar birikimi olduğu için böbrek dokusuna aşırı derecede baskı yapar ve bu yüzden şişkinlik ortaya çıkabilir, böbreklerin çalışmasında bozulmalar meydana gelir.

Böbreklerde idrar birikmesi hastalığı diğer bir ismi ile hidronefroz ve nefridoz olarak da bilinmektedir. Hidronefroz hastalığı idrarın börekten idrar torbasına aktarıldığı sırada aktif olarak görev yapan pelvisinin doğuştan ya da daha sonradan çeşitli nedenlerle fonksiyonunu yapmaması neticesinde meydana gelmektedir. Pelvisinin fonksiyonunu yerine getiremediği için böbreklerde idrar birikmesi rahatsızlığı oluşmaktadır.

Hidronefroz hastalığı sebeplerini temel olarak ikiye ayırabilir. Birincisi doğuştan olmasıdır. Anne karnındayken böbrek ve pelvis şekillenmesi sırasında ortaya çıkan çeşitli aksaklıklardan dolayı bu rahatsızlık meydana gelebilmektedir. İkincisi ise bu rahatsızlığın ilerleyen yaşam sürecinde böbreklerde ve idrar yollarında oluşan hasarlar neticesi meydana gelmesidir. En fazla da böbreklerde oluşan taş, prostat kanseri gibi idrar yolu rahatsızlıkları neticesinde oluşabilmektedir.

Glomerül hastalığı, kandan idrarın içine albumin adı verilen yüksek miktarlarda proteinin sızması ile neticelendiğinde nefrotik sendrom görülür. Bu da albümin kan damarlarında sıvı tuttuğundan dolayı gelişen su toplaması ile kanda ve vücutta albümin düzeyinin düşmesi ile neticelenir. Kandaki albümin düzeyi düştüğünde sıvılar vücuttaki dokulara daha kolay sızar ve şişmelere sebep olur.

Nefrotik sendrom erkeklerde bayanlardan daha sık görülür. Genellikle 2-6 yaşları arasında gelişir ve yirmili yaşların başlarına kadar nüksedebilir. Bebeklerin ilk senesinde anneden geçen enfeksiyondan dolayı doğuştan olan nefrotik sendrom da görülebilmektedir. Komplikasyonlar arasında kanama sorunları, kan pıhtısı ve enfeksiyonlara karşı zayıflık (Karın zarı iltihabı, zatürree ve idrar yolu enfeksiyonu gibi) olabilir.

Nefrotik sendromun, özellikle on yaşından küçük çocuklarda çok sık rastlanan sebeplerinden biri minimal-change rahatsızlığıdır. Minimal-change hastalığı olan birçok çocuk tedaviye çok iyi cevap vermektedir. Daha ender rastlanan ve daha ciddi olan böbrek iltihabı ve nefrotik sendromları tedaviye çok iyi cevap vermez.
" } ] }